Sorular ile
Adil Düzen
Sorularınızı yönlendirin, uzmanlarımız sizi daha detaylı olarak bilgilendirsin.
Yeni bir düzen nasıl olacak, A'dan Z'ye Adil Düzen
Hazırlanmış olan onlarca farklı soru ile Adil Düzen hakkında öğrenmek istedikleriniz hakkında daha detaylı bilgilere ulaşabileceksiniz..
-
Adil Düzeni kısaca özetlermisiniz?
Adil Düzen hakk'ın üstün tutulduğu ve en temel esas olarak kabul edildiği sistemin adıdır. Ancak bu bir slogandan ibaret değildir. Toplumsal hayatın her kademesinde hakkı üstün tutacak ve haklıyı koruyacak sistem ve mekanizmaları bütünü ile tanzim etmiş bir sistemdir. Adil Düzende hiç kimse haksızlığa uğramaz. Şayet uğrasa bile asla hakkı başkasında kalmaz..
Bundan dolayıdır ki Adil Düzen bir barış ve dayanışma düzenidir.
-
Adil Düzen ile bugünkü düzenler arasındaki farklar nelerdir.?
Adil Düzenin günümüzdeki düzenlerden farkı nedir?
Bugünkü düzenlerde sermaye veya siyaset hâkimdir. Düzeni sermaye veya siyaset oluşturur. Birine kapitalizm, diğerine sosyalizm denir. Saf kapitalizm ve saf sosyalizm olamadığı için bunların ortaklaşa oluşturuldukları bugünkü düzen karma düzendir. Karma düzen merkezi yönetim düzenidir.
Adil Düzen ise halk düzenidir. Halk sözleşmeler yapar ve bu sözleşmelerle hukuki düzen kurulur. Bu düzenin korunması için halk kuvveti oluşturur.
Karma düzenden Adil Düzene geçiş nasıl sağlanacaktır?
Bugün işçilik sistemi vardır. İşçilikte sermaye veya siyaset halka iş verir, ücretini öder sonra onların ürettikleri malları verdiği ücret karşılığı onlara satar. Adil Düzende ise halk ortaklıklar kurar. Birlikte ürettikleri malları tüccarlar vasıtasıyla diğer ortaklarla değiştirir. Yani işçilik sistemi yerine ortaklık sistemi vardır. Bu ortaklık sermaye ortaklığı değil, emek ortaklığıdır. Bugünkü mevzuata göre buna en uygun ve tek ortaklık kooperatiftir. Halk semt kooperatifi kuracaktır ve böylece kooperatif içinde ortaklık sistemini yürütecekler, piyasa ile ise işçilik sistemi içinde ilişki kuracaklar. Geçiş halkın kooperatifleşmesi sonucu sermayeye veya siyasete karşı tekel oluşturması ile sağlanır.
Makroda Adil Düzene nasıl geçilecek?
Mikroda semt kooperatifleri kurulup yaygınlaşınca kooperatifler arasındaki organizasyonla makro ve mikro tekeli oluşacak. Mikro tekel makro tekelinin Adil Düzene göre çalışmaya zorlayacak. Dolayısıyla makroda da Adil Düzen kurulmuş olacak.
Siyasette Adil Düzene nasıl geçilecek?
Semt kooperatiflerinde ve ekonomik olarak oluşan bucaklarda uygulamalı anayasalar ortaya çıkacak. Semt kooperatifleri mevcut partileri Adil Düzen anayasasına zorlayacak veya Adil Düzen Partisini kuracak.
Bugünkü düzende belediyelerin yaptığı hizmetleri Adil Düzende kim yapacak?
Adil Düzende belediye kurumu yoktur. Bunun sebebi kent-köy ayrımının olmamasıdır. Belediyenin yaptığı hizmetler Adil Düzende 25 genel hizmet içinde yapılmaktadır.
Adil Düzende zekât hangi oranlarda alınır? Bunun dışında bir vergi alınır mı?
Zekât vergidir. Adil Düzende genel vergi 1/5’tir. Hafifletici sebeplerle 1/10, 1/20, 1/40 olur. Madenlerde 1/5’tir. Tarımda 1/10’dur. Sanayi üretiminden alınırsa 1/20, sermayeden alınırsa 1/40 olarak alınır.
Ahırda beslenen hayvanlardan (alufe) vergi alınmaz. Merada beslenenlerden (saime) topluluğun otlarını yediği için sermayeden kabul edilerek 1/40 vergi alınır.
Vergiden genel hizmetlere pay ayrılıyor. Bu pay nasıl kullanılacak?
Hangi işletme genel hizmet alıyorsa genel hizmet payının yarısı genel hizmet verenlere verilir. Bunlar çalışma saatleri oranlarında bölüşürler. Diğer yarısı ise bir fonda toplanır ve kişilere genel hizmet verenlere kişi sayısına göre eşit olarak bölüştürülür.
Genel hizmete ait personel gideri dışında masraflar ise vakıfla karşılanır. Vakıfların gelir getiren bir galliyesi olur. Eğer bu yetersiz olursa genel hizmetten galliyeye destek payı ayrılabilir.
İşçilerden vergi alınıyor mu?
Adil Düzende işçilik istemi olmadığı için bugünkü düzende işçi olarak tanımlananlar Adil Düzende emek ortağıdır. Bu nedenle vergiyi işletme verir. Bugünkü manadaki işçi veya patron Adil Düzende ayrıca şahıs olarak vergi vermez.
Bir fabrikada, diyelim ki şeker fabrikasında 1000 kişi çalışıyor. Bunlar emek ortağı olarak kârdan mı pay alacaklar, üründen mi?
Adil Düzende kâr üretimde sıfırdır. Kâr sadece tüccar için geçerlidir. Emek ortağı üretimden pay alır. Emek ortakları üretilen ürünün belirli bir yüzdesini alırlar. Çalışanlar emek payını, tesisler kira payını alırlar. İşçi fabrikanın pay senedini alır. Pay senedine düşecek olan şeker miktarı üretime bağlıdır.
Adil Düzende elektrik nasıl üretilecek ve nasıl dağıtılacak?
Elektriği üretmek herkese serbesttir ancak bir vakıf olan elektrik işletmesine satar. Elektrik işletmesi fiyatı yükseltip düşürür ama kârını artırıp eksiltemez. Elektriğin toplanması, dağıtılması bu vakfın işidir. Elektrik senedi çıkarır, elektriği onunla alır ve satar.
Adil Düzende su nasıl üretilecek ve nasıl dağıtılacak?
Aynı elektrik işletmesi gibi su işletmesi vakfı vardır. Su senedi ile alır, satar.
Elektrik, su ücretli midir?
Üretilen elektrik ve suyun yarısı yeryüzündeki kira payı olarak bedava dağıtılır. Diğer yarısı emekle elde edildiği için emeğin payı olarak ücretlidir. Su hakkı ve elektrik hakkı kişi başına göredir. Kendi hakkından fazlasını harcayanlar daha azını harcayanlardan satın almış olurlar.
-
Adil Düzende bir işletme ürettiği malı nasıl satar?
Adil Düzende bir işletme ürettiği malı nasıl satar?
İşletme ürettiği malı ambara verir. Ambardan mal karşılığı o malın belgesini alır. O belgeyi ortaklar (emek ortakları dâhil) aralarında sözleşmelerine göre bölüşür. O mal belgesini ambara getiren malı alacağı için o mal belgesi piyasada dolaşa mal gibidir. Ortak o mal belgesini piyasada veya borsada başka mal belgeleriyle (paralarla) değiştirebilir.
Adil Düzende ambar hizmeti ücretsiz midir?
Mallar ambara teslim edildiği zaman malın cinsine ve dağıtımı yapılacak çevreye göre (bucak, il, ülke veya dünya piyasasına göre) ambara koyduğu maldan pay verir. Bu pay 1 sene içindir. Malın ambarda durduğu seneye göre ambara alınan pay artar. Malın konduğu ambara göre ambar payı da değişir. Bucak ambarında daha az iken, ülke ambarında daha fazladır.
Nakliye ücreti nasıl karşılanır?
İşletme malı hangi ambara konuyorsa nakliye payı ona göre değişir. Bucak ambarında ise daha az pay verir, il ambarında daha fazla, ülke ambarında daha fazla pay verir. İnsanlık için daha fazla pay verir ama insanlık için ayrı bir ambar yoktur, mal ülke ambarına konur ve beyanla malın yurtdışına satılacağı bellidir.
Ambarlar nerede bulunur?
Bucak ambarları semtlerde, il ambarları ilçelerde, ülke ambarları bölgelerde bulunur. İnsanlığın ayrı ambarları yoktur. Bölge ambarları kullanılır.
-
Adil Düzende eğitimle ilgili sorular
Bugünkü anaokulu, ilkokul, ortaokul, lise, yüksekokul, üniversite eğitimi Adil Düzende de bu şekilde mi olacak?
Anaokulu yoktur. Çocuk, büyüklerin yanında ocak içinde eğitim alır. 7 yaşından önce yazı öğretilmiyor. 7-10 yaş arasında okuma yazma ve tamsayılarda dört işlemi öğreniyor. Bu, temel eğitimidir. Sonra 5 senelik 10-15 yaş arası ispatlar yapılmadan pratik bilgiler veriliyor. Bu, ilköğretimdir. Sonra 5 sene bir mezhebe yani ekole göre tartışmasız ispat yapılıyor. Bu, lise eğitimidir. Bundan sonra değişik mezhepleri yani ekolleri öğrendiği 5 sene gelir. Bu, üniversite eğitimidir. Yalnızca kendi ekolünü değil, diğer ekolleri de öğrenir. Bundan sonra akademi eğitimi gelir. Burada müçtehit yetişir.
Ekoller tarafından ortak olarak oluşturulan bütün ilimlerin toplandığı 600 sayfalık tek bir metin vardır. Kitap olarak bu metin kullanılır. Bu metinde ispatlar yoktur. Sadece kurallar vardır.
7-10 yaş arasında temel eğitim ocak içinde yapılır. Ocağın içinden birisi okuma yazma ve dört işlemi öğretir.
10-15 yaş arasında ilköğretim için çocuk bucaktaki yetkili öğretmenlerden birisini seçer. Bütün dersleri tek öğretmen verir. Derslerin verildiği yer ve zaman serbesttir. Okullar bucak tarafından yapılır ve öğretmenlere sınıf tahsis edilir. Öğretmen bu sınıfta dersi verebilir.
15-20 yaş arasında lise öğretiminde lisesini seçer. O lise bir ekole göre eğitim verdiği için lisesini seçen ekolünü de seçmiş olur. Okullar kamuya aittir. İl tarafından yapılar ve arazilerin 1/5’inden gelen kamu payından okullar yapılır.
20-25 yaş arasında üniversitesini seçer ve aynı zamanda ekolünü de seçmiş olur. Ülke tarafından üniversite binaları da kamu tarafından yapılır.
25 yaşından sonra doktora eğitimi insanlık tarafından verilir. Kıta merkezlerinde araştırma merkezleri vardır. Burada her tür deney ve araştırma yapılabilir.
Buraya kadar olanlar ilmi eğitimdir.
Mesleki eğitim için bucaklarda ayrı ilköğretim okulu yoktur. İş yerleri vardır. Oralarda üretim yapılır. Lisede mesleki eğitim il merkezinden olur. Başarılı öğrencilerin oturması için lisede iş yeri ile beraber lojman tahsis edilir. Böylece hem mesleki eğitimini yapar, hem de isterse ilmi eğitimine devam eder.
Üniversite seviyesinde mesleki eğitim ülkede olur. Bu da çalışma ile beraberdir. Buna paralel olarak ilmi eğitimini de beraberinde yapabilir.
Mesleki eğitimin akademisi yoktur. Doktora yapılmaz.
Diplomalar kontenjanlarla sınırlıdır. İlköğretim mezunu bir bucağın 1/10’udur. Herkes zorunu olarak ilköğretim okur, ancak herkes diploma almaz. Sonunda sınavda başarılılar sıraya dizilir. Kontenjan boşaldığında diplomayı alır. İlin 1/100’ü lise diploması, ülkenin 1/1000’i üniversite diploması, insanlığın 1/10000’i doktora diploması alır.
-
Adil Düzende genel hizmet payları
Adil Düzende genel hizmet payları nasıl bölüştürülür?
Genel hizmetin gelirleri başlangıçta azdır. Genel hizmet görenler maaş almazlar. Eğer maaş alırlarsa başlangıçta gelir az olduğu için işletme batar.
Genel hizmet payı işletmenin ürettiği üründen alınır. O ürün için belirlenen yüzde genel hizmet olarak alınır. Genel hizmet çalışanlarına dağılımı ise çalıştıkları saat miktarı ile mesleki derecesini belirleyen katsayının çarpımı ile elde edilen saat*dereceye göre orantılı olarak dağıtılır.
İsteyen genel hizmetli ürün çıkışı tamamlanmadan genel hizmet payını alabilir. Ancak bu durumda üretim tamamlanmadığı için aldığı pay daha düşük olur. Üretim tamamlandıktan sonra alanların ise saat başına düşen ürün miktarı fazla olduğu için daha fazla pay alırlar.
Genel hizmet payı olarak senet verilir. Bu senet başlangıçta üretim az olduğu için düşük değerdedir. Daha sonra üretim arttıkça senet değerlenir. Öle bir nokta vardır ki bu senedi alanlarla satanlar eşitlenir. Genel hizmetin denge değeridir.
Genel hizmet kurucularının saati normalin iki katı sayılır.
-
Adil Düzende Meclisler
Adil Düzende meclisler nasıl seçilir? Kaç kişidirler?
Ocak meclisine 15 yaşını doldurmuş kadınlar ve erkeklerin tamamı katılır. Günde beş defa toplanırlar. Uyandıktan sonra herkes, kahvaltısını yapar ve toplantıya gelir. Çocuklar dâhil herkes katılır. Erkekler semtin dışında uzak yerlerdeki işe birlikte giderler. Öğle toplantılarını bulundukları yerde yaparlar ve evlerine dönerler. İkindi toplantısını oturdukları semtte yaparlar. Akşamüstü akşam toplantısını yaparlar. Evlerine giderler. Akşam yemeğini yerler. Yatmadan evvel yatsı toplantısını yaparlar ve toplantıdan sonra hep birlikte yatarlar. Erkekler uzak yerlerde geceleyin kalabilirler, orada toplantılara katılırlar. Kadınlar, yaşlılar, sakatlar, çocuklar semt içinde ortak işyerlerinde isterlerse çalışırlar.
Bucak meclisi erkekler için zorunludur. Kadınlar isterlerse iştirak ederler. Haftada bir toplantı yapılır. Gerek çalışmada gerek yaşamada uygulanacak kuralları koyar. Bucak yönetimini seçer ve denetler. Topluluğun hücresi bucaktır. Bütün organizasyonlar bucaklar şeklinde yapılır. Merkez bucaklar vardır, taşra bucakları vardır. Merkez bucaklar taşra bucaklarına hizmet eder, hükmetmez. Merkez bucakların başkanı tüm ilin veya ülkenin başkanı değildir. Bütün bucakların başkanı kişilik bakımından eşittir. İl merkez bucağının yönetimi taşradan gelen temsilciler tarafından yapılır. İl merkez bucağı meclisi 100 kişiden oluşur. Gelenler bucak temsilcisi olarak gelmez. Tüm il içinden tek seçim çevresinde seçilirler. İlçe merkez bucağının yöneticileri il merkez bucağı tarafından atanırlar. Buralarda seçim yapılmaz. Merkez bucaklarının halkı merkez bucağının yönetiminde oy kullanmazlar. Genel hizmet sorumluları ilçelere il merkez bucağı tarafından atanır. İç güvenlik de il merkez bucağı tarafından sağlanır.
Ülke meclisi 1000 kişiden oluşur. Asıl görevi dış savunmadır. Ülke merkez bucağının başkanı sadece kendi merkez bucağının başkanıdır. Taşra bucaklarına hizmet eder. Onların başkanı değildir. İhtisas hizmetleri ülkenin bölgelerinde yapılır. Bölgelerdeki bu hizmetliler ülke merkez bucağı tarafından atanır.
Meclisler ilmi dayanışma ortaklıkları tarafından oluşturulur. İlmi dayanışma hizmet sorumluları ilmi şurayı oluştururlar. İnsanlık meclisi ülke genel hizmet sorumlularının atadıkları birer ilim adamı (1000 tanedir) tarafından oluşturulur. Merkez Mekke’dir. İnsanlık meclisi insanlık uygarlaşma çalışmalarındaki araştırmaları yürütür. Araştırma merkezleri kıta merkezlerinde kurulur.
-
Dünyadaki başkanlık-Adil Düzendeki başkanlık sistemi
Dünyadaki başkanlık sistemleri ile Adil Düzen başkanlık sisteminin farkı nedir?
Bugünkü sistemde bir devlet başkanı vardır ve devlet başkanına bağlı bir merkezi teşkilat vardır. Bütün görevliler merkezin temsilcisi olarak görev görürler. Halkın asıl merkezlerle doğrudan bir ilişkisi olmaz. Adil Düzende ise kişinin başkanı ocak başkanı ve bucak başkanıdır. Kişiyle kamu arasındaki bütün ilişkileri bunlarla yapar. Yargılama bucakta olur. Yargı kararlarını bucak başkanı infaz eder. Bucak başkanı herkesi tanır. Doğrudan yönetim şekli vardır. İl, devlet ve insanlık merkez bucakları taşra bucaklara hâkim değil, hadimdir. Kişiler ocak başkanları ile her gün görüşür. Bucak başkanları ile haftada bir görüşürler. Kişiler bucak başkanlarına itaat ederler. Merkez bucağın başkanları taşra bucakların iç işlerine karışmaz. Dolayısıyla onlar kişinin başkanları değildir. Kuran’da bunun için Ümme-l Kura (karyelerin anası) ifadesi geçmektedir. Karyelerin merkezi karyedir. İl başkanı bucak başkanlarının başkanı değildir.
Ocakta kadın-erkek sıralama usulü ile başkanlarını seçer. Sırlama usulünde herkes kişileri birinci tercihinden itibaren sıralar. Kişilerin aldığı numaraların sıralarının tersleri toplanır. En çok değeri alan başkan olur. Böylece başkanı herkes seçmiş olur.
Bucakta ilmi dayanışma ortaklıkları vardır. Onların sorumluları vardır. Onlar şurayı oluşturuyor. Şura sıralamayı yapar ve şura içinden veya dışından birisini bu usulle başkan seçerler. Henüz başkanlık kesinleşmemiştir. Buna biat deniyor. Ancak halk henüz biat etmemiştir. Halkın da biat etmesi gerekir. İttifakla başkan seçilmelidir. Bunun için bucak başkanı her semte bir komutan atar. Bugünkü muhtarlara tekabül eder. Komutanlara kendi semtinin dışındakiler biat ederler. Böylece siyasi dayanışma oluşmuş olur. Bir siyasi dayanışma adayı olan komutan 1/20 biat alırsa o zaman onun komutanlığı kesinleşir. Bulamazsa bucak başkanı yeni bir komutan atar. Bütün semtlerde komutanlar kesinleştiği halde herhangi bir komutana biat etmeyen kimse varsa ya bucağı terk eder ya da kesinleşen komutanlardan birine biat eder. Bütün semtlerin emirlikleri kesinleşince bucak başkanının da başkanlığı kesinleşmiş olur.
Bucak başkanı 63 yaşına gelince fahri başkan olur. 70 yaşına kadar uygun zamanda kendisinden sonra gelecek olan başkanı aynı usulle seçtirir. Bunun dışında başkanlık ölümle, istifayla, hakemler kararı ile düşer.
Bucaklardaki meclis 15 yaşını doldurmuş olan erkek ve kadınlardan oluşur. Meclis doğrudan doğruya kararlar alır.
İl merkez bucaklara ise taşralardan temsilciler giderler ve aynı usulle il merkez bucağının başkanı seçilir. İlçe komutanları da semt komutanları gibi il merkez bucağı başkanı tarafından atanır. Askerlik yapanlar kendi ilçeleri dışındaki ilçelerden birinin komutanına biat ederler. Bütün ilçelerin komutanlarının komutanlıkları kesinleşince il merkez bucak başkanının da başkanlığı kesinleşmiş olur. Bu başkan taşra bucaklarının başkanı değildir. İl ve ilçe merkez bucağının başkanıdır.
Ülke merkez bucak başkanı da aynı usulle seçilir. Komutanlar burada bölgelere atanır.
İnsanlık başkanını seçme biraz farklıdır. Ülke başkanları aynı zamanda askeri teşkilatın başıdır. İnsanlıkta ise başkomutanlık yoktur. Askeri teşkilat yoktur. Dolayısıyla halk doğrudan insanlık merkez bucağının başkanını seçmez. İlmi dayanışma ortaklıklarının sorumluları ülkelerde üniversitelerin rektörü, illerde lise müdürleri, bucakta ilköğretim müdürleridir. Rektörler yani ilmi dayanışma sorumluları birer ilim adamı seçip Mekke’ye gönderirler. Yaklaşık 100 ülke vardır. 1000 ilim adamı gönderilmiş olmaktadır. Bunlar insanlık merkez bucağını oluştururlar. Başkan sıralama usulü ile seçilir. Kıta merkezlerindeki bucaklara gönderilen ilim adamları buradan gönderilir. Burada kıta merkezlerine biat mekanizması yoktur.
-
Adil Düzende sosyal güvenlik nasıl sağlanır?
Adil Düzende sosyal güvenlik nasıl sağlanır? Bugünkü prim sisteminin yerine ne konacak?
Sosyal güvenliğin iki yanı vardır. Biri genel hizmet, diğeri ise emeklilik maaşıdır.
25 genel hizmet halka bedava verilir. Kooperatifler tarafından organize edilir.
Semt Kooperatifleri: Her semtte bir tane olur. Üretim ve tüketimi organize eder.
İşletmeler kooperatifi: Bucaklardadır. Her bucakta bir tane vardır. Bunlar genel hizmetleri organize ederler.
Genel hizmetleri her semtte bulunan meslek temsilcileri verir. Bu mesleki temsilciler işletme kooperatifleri tarafından organize edilir. Ama ilçede bağlı olduğu bir meslek sorumlusu vardır.
Her ilde bir tane olan hizmetler kooperatifi kurulur. Bunlar genel hizmet sorumlularını organize ederler. Genel hizmet buradaki serbest meslek erbabının sorumluluğunda yapılır. Tıptaki pratisyenlere tekabül eder.
Semtteki hizmetliler de sağlık görevlileri seviyesindedir.
Ülkede ihtisas hizmetleri veren bir kooperatif kurulur. Hizmetleri bölgelerde verir.
İnsanlık kooperatifinin de merkezi Mekke’dedir. İnsanlığa araştırma hizmetini verir.
Her işletme genel hizmet payını kooperatife verir. Küçük işletmeler bucak, orta işletmeler il, büyük işletmeler ülke, üstün işletmeler insanlık kooperatifine verir. Alınmış olan gene hizmet payları ikiye ayrılır. Biri o işletmeye genel hizmet verenlere verilir. Diğeri ise merkezlerde (bucak, il, ülke ve insanlık) bir fonda toplanır. Halka hizmet verenlere bu merkezde toplanan fondan hizmet verdikleri kimsenin sayısına göre bölüştürülür. Böylece sosyal güvenliğin hizmet kısmı sağlanmış olur.
Herkesin bir mesleki derecesi vardır. Bu mesleki dereceye göre faizsiz kredi istihkak eder. Bunlar bu krediyi istediği işletmelerde kullanılırlar. Bunlara ayrıca hammadde yani sermaye kredisi de verilir. Çalışma kredisi çalışanın derecesine göre verilir. Hammadde kredisi ise bakmakla mükellef olduğu nüfusa göre verilir. Çalışan bir işletmeye gittiği zaman iki krediyle gider. Biri sermaye diğeri ücret kredisidir. Böylece çok nüfusa bakan adamı çalıştıran işletme daha fazla kredi almış olur. Çalışmak isteyen bu şekilde çalışır. Çalışmak istemeyen, ben hastayım, işim var, canım istemiyor dediği zaman bu iki krediyi alamaz. Bunun yerine çalışmayanlar için ayrılan bir fon vardır. Çalışmayanlar o fonu mesleki derecelerine göre bölüşürler. Çalışmayanlar arttıkça fondan düşen pay azalır. Bu durumda çalışanlar artar, çalışmayanlar azalır. İşsizlik payı artar. Bu şekilde sistem denge haline gelmiş olur. Çalışmadığı zaman aldığı ücretler önceden çalıştığı saatlerle mesleki derecesinin çarpımı ile orantılı olur.
Ayrıca yaşlandıkları veya hasta oldukları veya başka sebeple bundan sonra iş yapmak istemeyenler işlerini ve mülklerini kendilerine bakacak olanlara devrederler ve o işletmeyi yapar. Böylece kıyam mülkiyetini vermiş olur. O kişinin kendisine nasıl bakacağı aralarındaki anlaşma iledir. Teslim aldığı malları sahibi öldüğü zaman mirasçılara dağıtır.
-
Adil Düzende şuralar nasıl oluşur?
Adil Düzende şuralar nasıl oluşur?
Bucaklarda ahlaki şuralar halkın nüfus sayısının en az 1/20’sinin en çok 1/5’inin ahlaki dayanışma sorumluluğunu kabul ettiren ahlaki dayanışma sorumlusu olur. Ahlaki dayanışma sorumluları ahlaki şuraları oluşturur.
7 yaşını dolduran kimselerin en az 1/20’si en çok 1/5’inin ilmi dayanışma sorumlusu olan kimseler ilmi şurayı oluşturur.
10 yaşını dolduran kimselerin en az 1/20’si en çok 1/5’inin mesleki dayanışma sorumlusu olan kimseler mesleki şurayı oluşturur.
Başkan tarafından aday gösterilen ve kendi görevlendirildiği merkez dışından olan 15 yaşını dolduran kimselerin en az 1/20’si en çok 1/5’inin siyasi dayanışma sorumlusu olan kimseler siyasi şurayı oluşturur. Bunlar aynı zamanda merkezlerin yöneticileridir.
Toplam dört şura vardır.
Neyin yapılması gerektiğine ahlaki şuralar karar verir.
Nasıl yapılması gerektiğine ilmi şuralar karar verir.
Kimin, ne zaman, neyi yapacağına mesleki şuralar karar verir.
Elde edilen ürünlerin bölüşülmesini siyasi şuralar düzenler.
Başkan dört şuranın da başkanıdır. Aynı zamanda meclisin de başkanıdır.
Şura üyeleri genel hizmetten pay alırlar. İsteyenler başka işler de yapabilirler. Genel kural olarak insanın ehliyetleri olan alma-satma, evlenme ve diğer insani ehliyetleri ellerinden alınamadığı için şura üyeleri başka işler, ticaret v.s. yapabilirler.
Belirli bakanları belirli şuralar atar.
-
Adil Düzen’de İnternet hizmeti nasıl olacak?
Ulaşım, haberleşme, basın ve yayın sınırlı kaynaklara sahipse, sınırsız olarak üretilemiyorsa bu kaynaklar bütün insanların ortak malıdır. Altyapıyı üretenlere bu hizmet için alınan ücretin % 50’si verilir. % 50’si de bütün insanlara eşit olarak bedava dağıtılır. Hisselerin piyasası kurulur. Herkes alır ve satar veya kullanır. Yararlanma o senetlerle olur.
İnternet de bu şekildedir. İnternet alt yapısını kuranlar senedini alır ve o senedi satar.
Kullanıcı bedava olan yarısını ücret ödemeden kullanabilir. Hakkından fazla kullanırsa ödeme yapmak zorunda kalır.
-
Adil Düzen’de hastane binalarını kim yapar?
İlçelerde poliklinikler vardır. Her semtte doktorun bir sağlık temsilcisi vardır. Doktorla görüşür ve hastanın muayene edilmesi gerekiyorsa doktor semte gider. Normalde doktor semte rutin olarak gider ayrıca rutin dışı olarak da gider. Her ocakta revir vardır ve muayeneleri orada yapar. İlaçları da oradaki temsilcisi ile kullandırır. Tıbbi cihazlar kullanılacak bir durum varsa hasta ilçeye gider.
İlçedeki doktor eğer sorunu çözemiyorsa bölgedeki uzman danışmanlarına sorar. Eğer hastanın yatması gerekiyorsa veya bölgede yapılması gereken bir tıbbi cihaz işlemi varsa hastayı bölgeye gönderir. Orada tedavi edilir.
Eğer hastanın hastalığına tanı konulamıyorsa kıta merkezlerindeki araştırma hastanelerine gönderilir. Orada tanıları konur ve tedavileri yapılır.
Ambulans hizmeti ilçeden yapılır. İlgili doktor hastaya ambulansla gider. Eğer çok acil ulaşılması gereken bir durum varsa ildeki helikopter ambulans kullanılır.
Bölgelerde 10 adet hastane olur. Bütün kamu binaları gibi hastane binaları da bina yapım vergilerinden alınan 1/5’le karşılanır.
İlaçlar ilaç vakfı tarafından karşılanır. İlaç vakfı ilacı üreticilerden alır ve satar. Arz ve talebe göre ilacın fiyatını değiştirerek satar.
-
Adil Düzen’de intihar bombacısı durumunda ne yapılacak?
Eğer bu olayı gerçekleştiren ülke içinde bir teşkilatsa, fâil de ölmüş olduğu için fâil dâhil diğer insanların ölümüne yol açmış oluyorlar. Bu bir örgüt tarafından işlenmiş cinayettir. Örgüt tarafından işlenmiş cinayette örgütün içinde cinayete iştirak edenler vardır. Bir de örgüt içinde cinayeti destekleyenler vardır. Cinayeti işleyenler kısasa tabidir. Yalnız ölenler kadar sayıda olanı öldürülür. Bunları da mağdurların velileri seçer. Eğer iştirak eden sayısı ölen sayısından fazla ise kısasa tabi tutulmayanlar iki misli diyet öderler. İştirak edenlerin hepsi kısasla ölmüşse destekleyenler ölenlerin diyetlerini öderler. Eğer destekleyenler yoksa sadece iştirak edenler varsa cinayeti işleyen örgütün üyeleri öderler. Onlar da yoksa veya fâil bulunamıyorsa cinayetin işlendiği yerin halkı diyeti öder.
Yurtdışından gelip bu işi yaptılarsa bu işi önlemeye görevli kurumlar vardır. Adil Düzen’de bu kurumlar birer ortaklıktır. Bunlardan biri ülke girişini kontrol eden kimselerin ihmalinin söz konusu olmasıdır. İkincisi ise istihbaratın bu olayı haber alıp bildirmesi gerekirken onların da başarısızlıklarının söz konusu olmasıdır. Dolayısıyla bu kurumlarda çalışanlar arasında kasame yapılır ve kasameye göre kurumun mensupları diyet öderler. Bunlar hafif diyetlerdir. Mağdurların yakınları bu kurum mensuplarından her ölü için 50 kişiyi seçerler. Bu kişiler birden fazla ölünün 50 kişisi içine girebilirler. Bu 50 kişi üzerinde soruşturma yapılır. Soruşturmada kasıt olanlar tespit edilirse zaten suçlular bulunmuş olur. Kısas veya diyet uygulanır. Ama bunun için 4 ayrı soruşturmacının birbiriyle anlaşmadan bir kişi üzerinde kanaat sahibi olduğunu bildirmesi gerekir. Eğer iki soruşturmacı kanaat getirirse hafif diye ödenir. İttifak edilmemişse bu 50 kişinin hepsi veya akileleri hafif diyet öderler.
Yurtdışından gelen kişinin geldiği devlet olaydan haberdar ise en az iki misli olmak üzere dört, sekiz, onaltı … misli diyet öder. Ödemezse mümin devletler birleşerek ona karşı savaş açarlar.